8 Temmuz 2010 Perşembe

Zenana Pilsner


Hani açken alışverişe gitmek sakattır, bünyenin canı gördüğü her şeyi çeker ve kasada küçük çaplı bir bozguna uğrar ya ( “hani, ya” kalıbı kullanmak…o yeah!) , dün öğrenmiş bulunuyorum ki kafa güzelken de kuruyemişçiye girmek aynı oranda sakatmış. Bir süredir devam eden devlet-vatandaş sorunumun çözülmesi hasebiyle dün, yazın başından beri ısrarla gittiğim barın, ısrarla oturduğum sandalyesinde arkadaşlarımla oturduk, içtik ve eve dönmeden “du lan iki bira alayım cila olsun” mantığıyla girdim kuruyemişçiye ve 5’i extra olmak üzere 11 bira aldım. Ben sanıyorum ki kafadaki “ehe ehee negzel bi gün laaa” diyen arkadaş gaz vermeye devam edecek evde de. Lan daha koltuğa oturduğum dakika uyumuşum, gece yarım suları uyandım ve ayıldım. 11 bira lan 11 hayvan. Bi insan bütçesini durduk yere böyle sikertmez, sikertmemeli!! Bugün akşama doğru eve döndüm dolapta kuzu gibi yatıyorlar. Ekmeğin içine koyacak bi kaşar peyniri yok ama 3 kişiyi gece sonunda halay çekecek kıvama getirebilecek bira var. Bu minvalde açtım bi tane ve zar zor bitirdim. Bol bol olmasından dolayı bünye istemiyor içmek tabi. Şerefsiz psikoloji seni. Neyse efendim blogu kişisel çıkarlarım için kullanıyor ve buradan açık arttırmayla “süper soğutulmuş, gevrek bira” satışı başlatıyorum. Ya da siktir et açık arttırmayı falan, uğrayın iki bira müessese ikramıdır.

2 yorum:

  1. factotum iyi bi' film değildi:)

    YanıtlaSil
  2. alttaki posta mahsuben yazmışsın sanırım=))filme duygusal yaklaşıyorum ve izleme sürecinde bana özendirdiği skoç , filmi izlemem sevmem için yeterli diyorum=))

    YanıtlaSil

Bunlarda Var:

Related Posts with Thumbnails